süredir süregelen görüşmelerin ardından, bu seferki randevu farklıydı. Her şey yine olağan seyrindeydi: Nabız, tansiyon, kısa sorular. Ama odada belli belirsiz bir ağırlık vardı — ikisinin de farkında olduğu ama yüksek sesle dile getirmediği bir çekim. Doktorun sesi her zamanki kadar sakin, ama gözleri daha dikkatliydi. Hasta ise her zamanki gibi açık, ama bu kez biraz daha umutluydu. Muayene bitmişti. Ama o gitmedi. Doktor da gitmesini istemedi. Sessizlik kısa sürdü; kelimeler yerine bir bakış konuştu. Bir adım daha yaklaştılar birbirlerine, ne tedirginlik ne acele vardı. Her hareket ölçülüydü, ama duygular bastırılamayacak kadar netti. Ve sonra, aralarındaki mesafe tamamen kalktı. Dudaklar birbirini bulduğunda, öpüşme ne sürprizdi ne de bir hata… Bilinçli, karşılıklı, içten gelen bir istemeydi. Kalbin ritmini değiştiren o an, her iki taraf için de uzun süredir beklenen bir itiraftı.

Kategori:

Gay

Comments are closed.